YASAL UYARI

İşbu belge, Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi İzni ve Kısıtlanması Hakkında Yönetmelik sorumluluklarını ve bunların nasıl yerine getirilebileceğini açıklamak suretiyle Yönetmeliğe ilişkin hususlara rehberlik etmektedir. Bununla beraber, anılan Yönetmeliğin tek gerçek referans olduğu ve işbu belgede yer verilen bilgilerin yasal tavsiye niteliğinde olmadığı hatırlatılır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı işbu belgenin içeriğine ilişkin hiçbir yükümlülük kabul etmemektedir.

Bu Rehber dokümana ilişkin sorularınız ya da önerileriniz varsa (önerilerinizin olduğu dokümanın referans numarasını, yayımlanma tarihini, bölüm ve /veya sayfa numarasını belirterek) Kimyasallar Yardım Masasındaki soru formunu kullanarak gönderin. Geri bildirim formuna Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Kimyasallar Yardım Masasında aşağıdaki linki kullanarak doğrudan ulaşabilirsiniz.

İÇİNDEKİLER

KKDİK KAPSAMINDA GERİ KAZANILMIŞ MADDELERLE İLGİLİ YÜKÜMLÜLÜKLER 4

Ön-Madde Bilgi Değişim Formu (Ön-MBDF) 4

Kayıt 5

Geri Kazanım Prosesi KKDİK kapsamında mıdır? 5

KKDİK Madde 2(5)’e göre muafiyet gereklilikleri 8

Bilginin mevcudiyeti 11

Geri kazanılmış maddeleri kullananlarda mevcut olması gereken bilgi 11

Güvenlik Bilgi Formları 12

Diğer yükümlülükler 14

Geri kazanımı yapılan madde grupları ile ilgili hususlar 14

EK 1: GERİ KAZANIMI YAPILAN MADDE GRUPLARI 15

1. Kağıt 15

2. Cam 15

3. Metaller 15

4. Topaklar 16

İnşaatlardan ve yıkım atıklarından elde edilen topaklar 17

5. Demir cürufu 17

6. İnce kül 17

7. Kauçuk 18

8. Baz Yağlar 18

9. Polimerler 19

10. Çözücüler 20

 

 

GİRİŞ

Atık tanımı 05/07/2008 tarihli ve 26927 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmelik”te yapılmıştır ve KKDİK Yönetmeliği Madde 4’deki madde, karışım veya eşya tanımını karşılamamaktadır. Bu yüzden madde, karışım ve eşyalar için geçerli olan Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması Hakkında Yönetmelik (KKDİK Yönetmeliği) yükümlülükleri atıklara uygulanamaz. Ancak bu durum, atık halindeki maddelerin KKDİK’den tamamen muaf tutulduğu anlamını taşımaz.

KKDİK kapsamında maddeyi kendi halinde, bir karışım ya da bir eşya içinde üretenler ya da ithal edenler, KKDİK Yönetmeliği Ek 1’in Bölüm 5.2.2’sine göre maddenin atık aşamasını hesaba katmakla yükümlü olduklarını dikkate almalıdır. Atık olma durumunun son bulacağı koşullar aşağıda belirtilmiştir:

a) Özel amaçlar için genel kullanıma sahip madde veya nesne

b) Bir madde ya da nesne için piyasa ya da talebin olması

c) Özel amaçlar için teknik gerekleri yerine getiren, mevcut mevzuata ve ürünler için uygulanabilen standartlara uyumlu madde veya nesneler; ve

d) Tüm çevreye veya insan sağlığına yönelik ters etkilerine neden olmayan madde veya nesne olarak kullanımı

KKDİK KAPSAMINDA GERİ KAZANILMIŞ MADDELERLE İLGİLİ YÜKÜMLÜLÜKLER

 

KKDİK yükümlülükleri, materyalin atık halini kaybetmesine bağlı olan atık prosesindeki aşamada uygulanmaya başlar. Söz konusu yükümlülükler, materyalin atık olma durumunun son bulmasından sonra geri kazanım prosesi sonunda uygulanır. Geri dönüm prosesleri genellikle birkaç aşamada gerçekleşir ve bazı zamanlarda atık mevzuatı kapsamında artık atık olarak sınıflandırılmayan bir materyalle sonuçlanacaktır. Buna ek olarak, materyalin kayıt prosesiyle sonuçlanmayan sadece belirli bir kısmının atık sayılmadığı bazı durumlar da olabilir.

Bu nedenle, tüm geri kazanım aşamaları, atık mevzuatına tabi atık işleme prosesinin parçaları olan atık olmayan materyal ile sonuçlanmaz. Geri kazanılan maddeler, KKDİK’in amacı için atık materyallerinin bir parçası olduktan sonra Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmelik kapsamına göre atık olması son bulur. Geri kazanılan madde bileşenleri atık akışında mevcut bulunabilir ya da geri kazanım prosesi esnasında kimyasal modifikasyonla atık akışından elde edilebilir.

Ön-Madde Bilgi Değişim Formu (Ön-MBDF)

KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5) kapsamındaki geri kazanılan maddelerin kayıttan muaf olması aynı maddenin daha önce kayıt edilmesine bağlıdır.

Madde, diğer bir aktör tarafından kayıt edilmedikçe KKDİK Madde 2(5) koşulları uygulanmayacaktır. Bu nedenle böyle bir madde üreten geri kazanım operatörleri, kayıt yükümlülüklerine tabidirler. Bunun anlamı, kendi maddeleri için ön-MBDF göndermeyen geri kazanım operatörleri, kendileri veya diğer aktörler tarafından söz konusu madde kayıt altına alınıncaya kadar yasal olarak imalat yapamayacak veya kendi maddelerini piyasaa arz edemeyeceklerdir.

Geri dönüşüm operatörleri, bazı materyaller için geri kazanılan madde hacminin ilk imalinden daha fazla olabildiğini de göz önünde bulundurmalıdırlar.

Ön-MBDF, aynı maddenin diğer imalatçıları ile iletişimini mümkün kılar. Bu, geri dönüşüm operatörlerinin maddenin diğer imalatçılarının adres bilgilerine erişimine ve MBDF tartışmalarına katkı sağlamasına imkan verir. Kayıt muafiyetinden yararlanılması için madde ile ilgili güvenlik bilgilerini tartışılmalarına erişim sağlayabilir. Maddenin atık aşamasında elleçlenmesi için doğru maruziyet senaryolarının geliştirilmesine, birincil ve ikincil ürün işlemleri arasındaki farklılık ve etkilerin tanımlanmasına fayda sağlar.

Kayıt

Prensip olarak geri kazanılmış maddeler, KKDİK kapsamında yer alan diğer maddeler gibi aynı şekilde KKDİK kaydına tabidir.

Nihai geri kazanımı gerçekleştiren tüzel kişi, geri kazanılmış maddenin kayıttan muaf olup olmadığını tespit etmek için KKDİK Ek 4 ve Ek 5 listelerini kontrol etmelidir. Bu gibi geri kazanılan madde örnekleri bu rehberin Ek 1’inde yer almaktadır.

Geri kazanılmış maddeler için söz konusu muafiyetin geçerli olmadığı durumlarda, KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5) belirli koşullar için muafiyet sağlar.

Geri Kazanım Prosesi KKDİK kapsamında mıdır?

Geri kazanımın, orjinal kaydı yaptırılmış olan maddenin kullanımını idame ettirip ettirmediğine, sonrasında da atığın, imalatla bir ya da birkaç maddeye, bir karışım ya da bir eşya içinde dönüştürülüp dönüştürülmediği konusuna açıklık getirilmesi gerekir.

Orjinal maddenin hayat döngüsü ve tedarik zinciri, atık aşaması ile son bulur. Atığın atık olma halinin sona ermesi durumunda, madde için yeni bir hayat döngüsü başlar. Geri kazanım prosesi, o atıktan elde edilen maddenin geri kazanım prosesine odaklıdır. Bu nedenle her olay ve tanımlama, geri kazanımı bir kullanımı olamayacağı yönündedir.

KKDİK Yönetmeliği Madde 4’e göre imalat, “Maddenin doğal halinde üretilmesi veya özütlenmesi” olarak tanımlanmıştır. Atık veya geri kazanım esnasında kimyasal bir değişime uğramış maddeler bu tanımı karşılar(özel çelik cürüfları, polimerlerden “hammadde geri kazanımı” sırasında metan oluşumu).

Bazı geri kazanım proseslerinden (özellikle mekanik prosesler ile ayırma, arındırma, homojenasyon, ezme (mıcır), kesme, dilme (metal kırıntısı), granül haline getirme (plastik atık), taneleme, öğütme, kimyasal değişim olmaksızın tekrar ergitme gibi) , maddelerin kimyasal kompozisyonu değişmeden geri kazanım gerçekleşebilir.

Mekanik proses dahil geri kazanım formlarının tümü, bir ya da birkaç geri kazanım aşamasından geçtikten sonra imalat prosesi olarak değerlendirilir, atık olma durumu, bir ya da birkaç maddenin kendi başına ya da bir karışım ya da bir eşya içinde üretimiyle sonuçlanarak son bulur.

Geri kazanılmış maddenin tanımlanması

KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’deki muafiyetten faydalanmak için geri kazanılmış maddenin kimliği teşhis edilmelidir. Geri kazanılmış bir maddenin tanımlanması için, KKDİK kapsamında kayda tabi diğer maddelere benzer şekilde isim ve karşılık gelen yeterli verilerin mevcut olması gerekir. KKDİK Yönetmeliği Ek 6’daki “madde kimliğinin tespiti”, maddenin kimliğinin ve isimlendirmesinin doğru bir şekilde tespit edilmesi için yeterli olan bilgileri sıralar. Bu bilgiler, maddenin IUPAC ismini ve/veya diğer kimyasal tanımlamaları, moleküler ve yapısal formülü, komposizyon ve analitik verileri (spektrum ve kromotografik veriler dahil) içerir.

Geri kazanılmış her maddenin elde edildiği atık akışının değişken kompozisyon girdisinden veya maddelerin, atıktan kendi başlarına değil karışım içinde geri kazanımı nedeniyle bu tip analitik verilerin üretilmesi her zaman mümkün olmayabilir. Söz konusu durumlarda geri kazanılmış madde(ler)nin kimliğinin ispat edilmesi için diğer veriler açıkca belirtilecek ve tartışılacaktır. Geri kazanılmış madde kimliğini KKDİK Yönetmeliği İkinci Kısım’a göre kayıt altına alınmış orjinal madde kimliği ile karşılaştırmak için geri kazanılmış madde ile ilgili bilgiler (atığın orjini, giriş materyalinin kontrolü, mevcut spektrum verisinin, proses aşamalarının kendi başına ya da bir karışım içinde geri dönüştürülmüş madde içinde mevcut olup olmadığı ) dökümante edilmelidir.

Madde, karışım ve eşya arasındaki farklılık

Geri kazanılmış materyallerin kayıt gerekliliklerinin değerlendirilmesi için, söz konusu materyalin KKDİK Yönetmeliği Madde 4’deki kendi halinde madde, bir karışım ya da bir eşya tanımlarını karşılaması sorgulanır.

Eşya

Geri kazanım prosesi, bir madde ya da karışım yerine doğrudan bir eşya oluşumuyla sonuçlanabilir. KKDİK Yönetmeliği Madde 4’de eşya “Kimyasal yapısından çok, işlevini belirlemek üzere üretim sırasında özel bir şekil, yüzey ve tasarım verilen nesne” olarak tanımlanır.

Geri kazanılmış materyalin kimyasal bir reaksiyona tabi kalması ya da şekli ya da yüzeyinin değişimi (ergitme, yeni bir şekil), materyalin eşyadan ziyade tek başına madde ya da karışım olmasına işaret eder.

KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5) koşullarını karşılayan geri kazanım operatörü, KKDİK Yönetmeliğine göre kayıt muafiyetinden faydalanabilir.

Kendi başına ya da karışımlar içindeki madde

KKDİK Yönetmeliği Madde 4’e göre bir madde “kararlılığını sağlayan herhangi önemli bir katkı ve safsızlık dahil kararlılığını etkilenmeden yahut yapısını değiştirmeden ayrılabilen herhangi bir çözücü hariç, doğal haldeki ya da herhangi bir imalat sürecinden elde edilen kimyasal element ve bileşikleri anlamına gelmektedir".

Maddeler, iki ana grupta toplanabilir:

1. İyi tanımlanmış maddeler

• İyi tanımlanmış maddeler: Tek bileşenli maddeler, bir temel bileşenin ağırlık olarak en az %80 oranında bulunduğu maddeler (≥ % 80).

• Birden fazla ana bileşenli maddeler, her bir bileşenin ağırlık olarak ≥ %10 ve < %80 derişimde bulunduğu maddelerdir.

2. UVCB maddeler: Bu maddeler kimyasal yapılarıyla yeterli bir şekilde tanımlanamazlar (kompleks reaksiyon ürünleri veya biyolojik materyaller). Bunun nedeni;

• Bileşen sayısının nispeten fazla olması ve/veya

• Yapının büyük ölçüde bilinmemesi ve/veya

• Yapının değişkenliğinin nispeten büyük olması ya da yeteri kadar öngörülememesi.

Maddenin tek bileşenli ya da UVCB madde olarak tanımlanması geri kazanılmış maddelerle ilgilidir. Rafine edilen madde kimliği çoğu durumlarda önemli olabilse de EINECS’de listeli materyaller, madde olarak dikkate alınır.

KKDİK Madde 4’e göre karışım “İki veya daha fazla maddenin bir araya gelmesi veya çözelti oluşturmasını” ifade eder. Bu şekilde geri kazanılmış materyal, geri kazanılmış maddelerden oluşan bir karışım olarak da değerlendirilebilir.

Bir maddenin çok kompleks bir kompozisyon ile UVCB maddeler olarak kayıt altına alınması kolaydır. Diğer taraftan kompleks kompozisyona sahip geri kazanılmış maddeler, genellikle daha önce kaydedilmiş orijinal UVCB maddelere karşılık gelmez. Böyle bir durumda Madde 2(5)’e göre kayıt muafiyetinden istifade mümkün olmayabilir. Bununla birlikte materyalin her bir bileşeni daha önce kayıt altına alınmış olabilir.

Geri kazanım, bir ya da birkaç maddenin kendi başına ya da bir karışım içinde imalatı ile sonuçlanabilir. Materyalin bir madde olarak değerlendirilmesi ya da karışımın içeriğinde yer alması açısından değerlendirilmesi, geri kazanımı yapan operatöre bağlıdır. Her durumda tek başlarına bileşenler/maddelerin daha önce kayıtlı olması dolayısıyla ilgili güvenlik bilgisi mevcut olduğu sürece KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5) muafiyetinden faydalanılır.

Safsızlıklar

Geri kazanılmış materyaldeki bir bileşenin, bir madde mi yoksa bir safsızlık mı olduğu sonucuna varmak zor olabilir. KKDİK ve SEA Kapsamında Maddelerin Tanımlanması Ve İsimlendirilmesi Rehberi’nde safsızlık şu şekilde tanımlanmıştır: “Madde imal edilirken bulunan planlanmayan bileşendir. Başlangıç materyallerinden kaynaklanıyor ya da imalat süreci sırasındaki ikincil veya tamamlanmamış tepkimelerin sonucu olabilir. Nihai maddede mevcut olsa da, planlanarak eklenmemiştir.”

Geri kazanılmış maddeler, geri kazanım prosesi sonucu elde edilmemiş maddelerden daha farklı safsızlıklar içerebilir.

Bir karışım ya da bir eşya oluşturmak üzere başlangıçta ilave edilebilen bileşenler söz konusu olduğunda ve geri kazanılmış materyal içinde istenmeden mevcut olmaları durumunda (bu, bileşenlerin özel bir fonksiyona sahip olup olmamasına göre değişir) bileşenler, ayrı ayrı kayıt altına alınması gerekmeyen safsızlıklar olarak değerlendirilebilir.

Ağırlıkça % 20’nin üzerinde mevcut bulunan bileşenler genelde “safsızlık” olarak değil “karışım içinde ayrı maddeler” olarak değerlendirilmelidir. Bu durumda geri kazanılmış materyal, belirli bileşenlerin mevcudiyeti için özellikle seçilir, bu bileşenler % 20’den daha az miktarda olsalar dahi ayrı maddeler olarak değerlendirilmelidir (Alev geciktiricilerin PVC’deki mevcudiyeti için alev geciktiriciler daha önce kayıtlı olmadıkları sürece kayıt gerekebilir).

Karışık atığın mekanik yöntemle ayrılmasından %100 saflıkta geri kazanılmış materyal (yabancı element içermeyen) türetilmesi çoğu kez mümkün değildir. Bu yabancı elementler, genellikle ya atık akışı ya da geri kazanım materyali ile ilgili olmayan fakat içeriğinin ve miktarının belirlenmesi zor olan atık haline gelmiş nihai ürünün (örneğin boya, kaplama maddeleri vb) parçasıdır. Bu fraksiyonlar, uygun sınıflama ve ayırımın sonrasında geri kazanılmış materyal içinde sadece çok düşük miktarlarda mevcut olmalıdır. Bu durumda bu gibi elementler, safsızlıklar olarak değerlendirilebilir ve tek başlarına ayrı olarak kayıt altına alınmaları gerekmez.

Safsızlıklar ayrı olarak kayıt altına alınmaları gerekmese de bunların ihtiyaç duyulduğu kadar:

• Daha önce kayıt edilen diğer madde(ler) ile kıyaslanmasından faydalanmak amacıyla

kimlik tanımı ve ayrımı,

• Zararlılık profili geliştirilinceye kadar maddenin tek başına ya da bir karışım içinde

sınıflama ve etiketlemesi için tanımlaması ve değerlendirmesi,

yapılır.

Geri kazanılan materyal karışımın içinde bir madde olarak değerlendirildiğinde, bu karışımın içeriğindeki maddelerin kimliği belirlenir. Her bir maddeden safsızlıklar gelebilir. Madde aynılığının kararı ana bileşen bazlı olmalıdır. Safsızlıklar, maddenin zararlılık profilini etkileyebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda, maddenin sınıflama ve etiketlemesi dikkate alınarak değerlendirilmelidir. Geri kazanım operatörleri, UVCB’lere uygulanmayan safsızlık konseptinin farkında olmalıdır. Safsızlıklar, sadece iyi tanımlanmış bir kompozisyona sahip maddeleri (kendi başına ya da bir karışım içinde) ihtiva eden materyaller için değerlendirilebilir.

KKDİK Madde 2(5)’e göre muafiyet gereklilikleri

Geri kazanılmış materyalin türü ve safsızlıkları tanımlanırken, Kayıt başlığı altında açıklandığı üzere geri kazanım operatörü, KKDİK Madde 2(5) muafiyet kriterlerini kontrol eder. Söz konusu muafiyetten faydalanmak isteyen firmalar, ilgili kurumlara geri kazanılmış maddenin muafiyet kalitesini belgeleyen uygun belgeleri sağlamalıdır (sadece talep üzerine).

KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’de geri kazanılmış maddeler için öngörülen muafiyetler:

“Bu Yönetmeliğin;

(a) İkinci, Beşinci ve Altıncı Kısım hükümleri aşağıda yer alan maddelere uygulanmaz:

1) Ek-4’de yer alan maddeler;

2) Ek-5’te yer alan maddeler;

3) Tek başlarına ya da karışımlarda bulunan, İkinci Kısım hükümleri uyarınca kaydedilmiş tedarik zincirinde bir aktör tarafından Türkiye’den ihraç edilmiş ve aynı tedarik zincirinde aynı aktör ya da başka bir aktör tarafından Türkiye’ye yeniden ithal edilmiş olan ve aynı tedarik zincirinde herhangi bir aktör tarafından aşağıdaki hususların kanıtlandığı maddeler,

a) Yeniden ithal edilen madde, ihraç edilmiş olan madde ile aynı olması;

b) İhraç edilmiş madde ile ilgili olarak 27 nci veya 28 inci maddeleri uyarınca bilgi verilmiş olması.

4) Kendi başlarına, karışımların içinde ya da eşyaların içinde bulunan, İkinci Kısım hükümleri uyarınca kayıt edilmiş ve Türkiye’de geri kazanılmış ve aşağıdaki şartları birlikte karşılayan maddeler:

a) Geri kazanım işleminden elde edilen maddenin, İkinci Kısım uyarınca kayıt edilmiş olan maddeyle aynı olması;

b) İkinci Kısım uyarınca kayıt edilmiş olan maddeye ilişkin olarak 27 nci ya da 28 inci maddelerde istenen bilgi, geri kazanım işlemini yapan işletmede mevcut olması..”

Yan ürünler, Madde 2(5)’den yararlanamaz. Yan ürünler, tek başlarına ithal edilmedikleri ya da piyasaya arz edilmedikleri sürece Ek 5’e göre muaf olabilir. Geri kazanım operatörü, KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5) ya da diğer muafiyetlerden faydalanamıyorsa, geri kazanılmış maddeleri kayıt etmesi ve KKDİK Başlık II’deki kayıt hükümlerini takip etmesi gerekir. KKDİK Madde 2(5) gerekliklerinin nasıl yerine getirileceği sonraki iki bölümde açıklanmaktadır.

 

Koşul 1: Geri kazanılmış madde ile daha önce kayıt altına alınmış maddenin “aynılığı”

KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5), geri dönüşüm işlemiyle sonuçlanan maddenin kayıt altına alınmış madde ile aynı olmasını şart koşar. Yönetmeliğin bu bölümü iki gerekliliği kapsar: Muafiyet mevcut kayda dayalıdır ve geri kazanılmış madde kaydı yapılan madde ile aynı olmalıdır.

Geri kazanılmış madde daha önce kayıt altına alınan madde ile aynı olmalıdır.

Eğer bazı sebeplerden dolayı aynı madde, imalat ya da ithalat aşamasında kayıt altına alınmamış ise, geri kazanılmış maddenin (atık olma hali sona ermesi) piyasaya sunulmadan ve ithal edilebilmeden önce kayıt altına alınması gereklidir.

 

Maddenin hayat döngüsü ve tedarik zinciri ile ilgili yükümlülükleri atık aşamasıyla son bulur. Geri kazanılmış maddenin kullanımlarının, “orijinal madde”nin (madde önce atık olur ve sonra atıktan geri kazanılır) maruz kalma senaryosuna dahil edilmesi gerekmez, çünkü orijinal maddenin hayat döngüsü, atık halinin bitmesi ile son bulur.

 

KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’deki muafiyetten faydalanmak için maddenin kayıt işleminin herhangi bir tedarikçi tarafından tamamlanmış olması yeterlidir. Prensip olarak safsızlıklarla ilgili bilgiler, “aynılık” sonucunu değiştirmez. Kendi maddelerinin ön-MBDF’sini göndermiş olan geri kazanım operatörleri, aynı maddenin ön-MBDF içinde yer alan diğer göndericilerle “aynılık” sorularını tartışabilirler.

 

Bir madde için aynı CAS ve EINECS numaraları, madde aynılığının belirleyicileridir. Safsızlık yüzdesindeki değişimleri içine alan kompozisyon ve safsızlık profilindeki değişimlerin, maddelerin farklı olacağı anlamına gelmediği bilinmelidir. “Aynı” madde farklı miktardaki farklı safsızlıklarla herhangi bir imalat prosesinin aşamalarını kapsayabilir. Farklı imalat kaynaklarından iyi-tanımlanmış maddenin safsızlık profili önemli ölçüde değişiklik gösterse de, bu farklılıkların maddeyle ilgili üretilen test verilerinin diğer MBDF üyeleri arasında paylaşılıp paylaşılamayacağına olan etkisi için uzman değerlendirmesi gerekecektir. UVCB maddeleri için genelde isim, aynılığın belirlenmesine öncülük eder. Eğer isim aynı ise mevcut veri aksini göstermedikçe madde aynı olarak değerlendirilir.

 

Maddelerin kayıt durumu

 

KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’e göre geri kazanılmış maddeler için kayıt muafiyeti, daha önce kayıt edilmiş madde ile aynı olma koşuluna bağlıdır. Bu koşulun ilgili madde için sağlanıp sağlanmadığını öğrenmek için çeşitli bilgi kanalları kullanılabilir.

 

Maddelere ilişkin ana kaynaklar, MBDF’ler içinde değiştirilen verilerdir. Ön-MBDF’si gönderilmiş geri kazanılmış maddeler otomatik olarak ön-MBDF’nin parçası olacaktır. Ön-MBDF üyelerinin arasında madde kimliğinin aynılığı üzerine hemfikir olunduğunda MBDF resmi olarak oluşturulur. Madde kayıt edildiğinde KKDİK Madde 2(5) koşulları uygulanabilir.

 

Diğer bilgi kaynakları için söz konusu maddenin imalatçıları ya da ithalatçıları ile temasa geçmek geri kazanım operatörleri yada derneklerinin inisiyatifine bağlıdır. Maddenin aynılığı ve güvenlik bilgisi, standart bilgi formu şeklinde sektörel birlikler tarafından hazırlanabilir. Geri kazanım operatörünün, Madde 2(5)’deki muafiyetten faydalanması için kayıtlı madde ile ilgili güvenlik bilgisine ihtiyacı vardır.

 

Koşul 2: Gerekli bilgiler

 

KKDİK Madde 2(5)’de, “İkinci Kısım uyarınca kayıt edilmiş olan maddeye ilişkin olarak 27 nci ya da 28 inci maddelerde istenen bilgi, geri kazanım işlemini yapan işletmede mevcut olması.” şartı konulmuştur.

 

Geri kazanımı yapan tüzel kişi, kayıt edilen maddeye ilişkin bilgiyi kendisinde hazır bulundurmalıdır ve bu bilgi tedarik zincirindeki bilgi iletimi kurallarına uymalıdır.

 

Bunun anlamı, Tüzel kişi duruma bağlı olarak aşağıdakilerden birini hazır bulundurmalıdır:

• KKDİK Madde 27 veya Madde 28 uyarınca kayıtlı maddenin güvenlik bilgi formu (GBF), ( maruz kalma senaryoları dahil)

• Kayıtlı maddeler için GBF gerektirmeyen durumlarda KKDİK Madde 27(4)’e göre diğer kullanıcılar için yeterli koruma önleminin alınması

• Mevcut ise kayıt numarası, maddenin KKDİK kapsamında izin sürecinin bir parçası olması durumu, uygulanabilir herhangi bir kısıtlamaya ait detay ve tanımlanan ve uygulanabilir uygun risk yönetim önlemine izin veren eden önemli bilgiler (KKDİK Madde 28(1)).

Bilginin mevcudiyeti

Geri kazanım operatörlerine normalde GBF yada diğer güvenlik bilgileri KKDİK Yönetmeliği Dördüncü Kısım çerçevesinde iletilmeyecektir. KKDİK Madde 2(5)’e göre kayıt muafiyetinden faydalanılması için gerekli bilgiler geri kazanım operatörlerinin kendilerinde mevcut olmalıdır. Gerektiğinde GBF hazırlamaları ya da söz konusu GBF’ler için mevcut GBF sahipleriyle hemfikir olmaları gerekir. Bu durum için yasal hükümler olmamakla birlikte bu durum geri kazanılmış maddenin üreticisinin sorunudur. Mevcut GBF’yi kullanırken bilgi erişim hakkına ve geri kazanılmış maddenin zararlılık profilinin yeterli olarak mevcut GBF’nin kapsamında olduğundan emin olmalıdır (bakınız Güvenlik Bilgi Formları Hakkında Rehber). Geri kazanım operatörünün daha önce kayıt edilen maddenin ilgili bilgilerine erişememesi durumunda KKDİK Madde 2(5)’deki muafiyetten faydalanamaz ve geri kazanım maddesini kayıt altına alması gerekir.

Geri kazanılmış maddeleri kullananlarda mevcut olması gereken bilgi

 

Geri kazanım operatörü, kendi başına bir karışım ya da bir eşya içinde geri dönüşen maddelerin kimliğini tespit etmesi durumunda, daha önce kayıt edilmiş aynı maddeler için karşılık gelen güvenlik bilgilerini mevcut bulundurmalıdır. Bu bilgiler, ilgili ve yeterli olmalıdır. Geri kazanılmış maddenin güvenli kullanımı için yeterli güvenlik bilgisi, alıcısına sağlanmalıdır. Bu gereklilik, KKDİK Madde 2(5)’e göre kayıt muafiyeti dikkate alınmadan herhangi geri dönüştürülen bir madde için uygulanır. GBF gerekmeyen durumlar, tedarik zincirinde bilgi iletimi yükümlülüğünü gerektirebilir.

 

Bilginin ilgisi ve yeterliliği

Bilginin madde ile olan ilgisi ve yeterliliği için aşağıdakilerin kontrol edilmesi tavsiye edilir:

• Bir karışım içindeki geri kazanılmış hangi maddenin fraksiyonu daha önce kayıt edilen aynı madde/lere karşılık gelir? Geri kazanım operatörü müşterilerine güvenlik bilgilerine ilişkin iletişim sorumluluğunu yerine getirirken, bir karışım içinde geri kazanılmış maddedeki ağırlıkça % 0.1’den fazla bileşenleri hesaba katmalıdır.

 

• Geri kazanılmış maddelerin safsızlık profili aynı kayıtlı maddeden ne kadar farklı olabilir ve bu farklılıklar maddelerin tehlike profillerinde ne kadar değişikliğe yol açabilir? Tehlike profilinin farklı olması durumunda, aynı maddenin önceki kaydından hala yararlanılabilmesine rağmen geri kazanılan madde için daha önce kayıt altına alınan maddeye ilişkin bilgi potansiyel olarak yeterli değildir. Sonuç olarak diğer tehlikelerin tanımlanması, sınıflandırılması geri kazanım yapan operatörün müşterilerine iletilmesi gerekir.

 

• Geri dönüştürülen maddenin/lerin öngörülmüş kullanımları, daha önceden kayıt altına alınan aynı maddelerin maruz kalma senaryolarına dahil edilmeyen maruz kalmaya yol açabilir mi? Bu durumda geri kazanım operatörünün, kendisinde mevcut bulunan madde bilgisinin tahmini ilave kullanımları kapsayıp kapsamadığını değerlendirmesi gerekir. Bu şu anlama gelmektedir; geri kazanım yapan operatörler, örneğin daha önce kaydı yaptırılmış olan aynı maddenin mevcut bilgisinin tüketici maruziyeti için DNEL ve ayrıca tüketici kullanımları için maruziyet senaryolarını içermemesi durumunda, tüketici maruziyetine yol açan uygulamalardaki geri kazanılmış maddenin kullanımının uygun olmayacağı sonucuna varabilir.

 

Ne kayıtlı maddenin ne de geri kazanılmış maddenin zararlılık veya PBT/vPvB kriterlerini karşılamaması, maddenin SVHC aday listesinde yer almaması ve kısıtlamalara tabi olmaması durumunda KKDİK Yönetmeliği Madde 27’ye göre GBF hazırlanması gerekmez. Fakat Madde 28’e göre maddenin güvenli kullanımına dair bilgi sağlanacaktır. Geri kazanımı yapan tüzel kişi, kayıt edilmiş madde ile ilgili bilgileri kendisinde hazır bulundurmalı ve söz konusu bilgi tedarik zincirindeki bilgi hükümlerine uygun olmalıdır.

 

Geri kazanılmış materyalin kompozisyonun nasıl belirleneceği geri kazanımı yapanın sorumluluğundadır. Bu durum, kapsamlı olmayan aşağıdaki bilgi kaynakları ile ilgilidir;

 

• Sektör organizasyonu inisiyatifiyle benzer tipte geri kazanım yapan firmalara atık ve geri kazanım akışına ait temsili kimyasal analizin sağlanması,

• Atık aşamasından önce ürün komposizyonunun tespit edilmesi için daha önce kaydı yapılan maddenin tedarikçileri veya karışım/eşya üreticileri ile iyi iletişim kurulması,

• Metaryalin safsızlık ve kabaca ürün kompozisyonu bilgisini sınırlayan ikincil hammaddenin kalite sınıfı,

• Zararlılık özelliklerinin hariç tutulması ve yabancı materyallerin mevcudiyetini sınırlanmasıyla ikincil hammaddenin belirli bir kalitede olmasını sağlayan nihai atık kriterleri ile uyumunun takip edilmesiyle sonuçlanan bilgiler,

Diğer bilgi kaynaklarının yeterli bilgiyi sağlamaması durumunda geri dönüştürülen materyalin analitik olarak değerlendirilmesi gerekir.

 

Güvenlik Bilgi Formları

 

Belirli maddeler için güvenlik bilgisi, ekli maruz kalma senaryoları dahil KKDİK Madde 27 gereğince Güvenlik Bilgi Formları (GBFler) ile sağlanmalıdır. GBF’lerin gerekli olmadığı durumlarda Madde 28’e göre güvenlik bilgisi hazırlanır. Ayrıca KKDİK Madde 47’ye göre aday listede yer alan yüksek önem arz eden maddeler (SVHC) içeren eşyaların güvenli kullanımı ile ilgili bilgi iletilmesi gerekebilir (Bu yükümlülükler Eşya İçindeki Maddeler için Gereklilikler Rehberinde açıklanmıştır).

 

KKDİK Madde 2(5) kapsamında muafiyet gereklerinin yerine getirilmesi için kayıtlı maddenin güvenlik bilgisi geri kazanım operatörüne iletilir. Geri kazanılmış madde için bilginin yeterliliği dikkate alınmalıdır. Safsızlık profilindeki farklılığın zararlılık profilinde değişime yol açması nedeniyle geri kazanılmış maddenin alıcılarına farklı bilgi sağlanmalıdır. Uygun olmayan GBF’ler, geri kazanılmış maddelerin zararlarının yeterli bir şekilde iletilememesi gibi konular geri kazanım operatörlerine sorumluluk yükler. Geri kazanımı yapılan maddenin zarar profilini değiştiren safsızlıklar söz konusu olduğunda, geri kazanım operatörlerinin GBF hazırlaması gerekir.

 

KKDİK Yönetmeliği Madde 27(1)’de açıklandığı üzere “Bir maddenin veya karışımın tedarikçisi maddenin ya da karışımın alıcısına Ek II’ye uygun bir güvenlik bilgi formu (GBF) hazırlayacaktır”.

 

Geri kazanım operatörlerinin sadece geri kazandıkları maddenin GBF gerektirmesi durumunda KKDİK Madde 27(1)’e göre GBF hazırlamaları gerekecektir.

 

Sınıflandırılmış ve sınıflandırmaya katkısı olan safsızlıklar ihtiva eden geri kazanılan maddeler için safsızlıklar belirtilmelidir. Yasal değerlerin üzerindeki safsızlıklar, GBF ya da güvenli kullanım bilgisi ile iletilmelidir.

 

Diğer bilgiler: Kayıt Numarası ve Maruz Kalma Senaryosu

 

KKDİK Madde 2(5) kapsamındaki muafiyetten faydalanan geri kazanım operatörü, genellikle bir kayıt numarasına sahip olmayacaktır. Geri kazanım operatörü, KKDİK İkinci Kısım kapsamındaki hükümlerden muaf tutulduğundan geri kazanılan bir maddeyi piyasaya arz ettiğinde kayıt numarasını belirtmek zorunda değildir.

 

Bununla birlikte kayıt numarası, KKDİK Madde 28(1)’e göre aşağıda belirtilen koşullar altında (mevcut ise) ücretsiz olarak sağlanmalıdır:

 

 

a) Bir maddenin izine tabi olup olmadığı ve bu tedarik zincirinde KKDİK Yedinci Kısım kapsamında verilmiş ya da reddedilmiş olan bir iznin detayları;

b) Sekizinci Kısım uyarınca getirilen herhangi bir kısıtlamanın detayları;

c) Risk yönetim önlemlerinin tanımlanması ve uygulanması için gereken, ek-11’in üçüncü bölümünün uygulanmasından doğacak olan özel koşullar dahil olmak üzere, maddeye ilişkin herhangi bir mevcut bilgi.

 

KKDİK Yönetmeliği Madde 15(1)’e göre kayıt yaptıran başına yılda 10 ton veya üzeri kayda tabi tüm maddeler için kimyasal güvenlik değerlendirmesi oluşturulacak ve kimyasal güvenlik raporu hazırlanacaktır. Geri kazanım operatörleri, KKDİK Madde 2(5)’e bağlı olarak geri kazanılmış maddeler için kayıttan muaf olup kimyasal güvenlik değerlendirmesi ya da kimyasal güvenlik raporunu tamamlamaları gerekmez.

Geri kazanılan materyaller, genellikle Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmeliğin sınıflandırma ve etiketleme bildiriminden muaf değildir. Ayrıca geri kazanımı yapılan materyaller, KKDİK kapsamında izin ve kısıtlama süreçlerinden muaf değildir.

Geri kazanım operatörleri, aynı madde için gerekli mevcut bilgilere sahip olmalı ve bu nedenle geri kazanılmış bir maddenin kullanımı, aynı madde için yapılmış olan kaydın kapsamına girmese bile KKDİK Madde 2(5)’e bağlı olabileceklerinden aşağıdakiler gerektirmez:

• geri kazanılmış maddenin kullanımı için maruz kalma senaryosu hazırlığı

• geri kazanılmış maddenin kaydı

• geri kazanılmış madde kullanımının bildirilmesi

Bununla birlikte, gerektiğinde geri kazanım operatörünün mevcut bilgileri göz önünde bulundurmalı ve GBF’deki uygun risk yönetim önlemlerini ya da GBF’lerin gerekmediği durumlar için geri kazanılan maddenin güvenli kullanımı için yeterli bilgiyi sağlamalıdır.

KKDİK Madde 2(5) muafiyeti nedeniyle geri kazanım operatörü tarafından kayıt altına alınmamış geri kazanılmış maddelerin alıcılarına aşağıdakiler iletilmeyecektir:

• Kayıt numarası

• Geri kazanım sonrası yeni hayat döngüsü zincirindeki alt-kullanıcılar için bir maruziyet senaryosu

Diğer yükümlülükler

Geri kazanılan maddeler, genellikle Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmeliğin sınıflandırma ve etiketleme envanteri için bildirim yükümlülüğünden muaf tutulmazlar. Buna ek olarak KKDİK kapsamında izin ve kısıtlamalardan muaf değillerdir.

Sınıflandırma ve Etiketleme Envanteri

Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmeliğin (SEA Yönetmeliği) Madde 40’ına göre, zararlılık sınıflandırma kriterlerini karşılayan ve tek başına veya karışım içerisinde (belirli konsantrasyon derişiminin üstünde bulunan) piyasaya arz edilen geri kazanılmış maddeler için sınıflandırma ve etiket bildiriminin, geri kazanım işlemini yapan operatör tarafından aynı yönetmelik Madde 41’de belirtildiği şekilde yapılması zorunludur. Bu bildirim yükümlülüğü, KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’de belirtilen muafiyet şartlarını sağlayan geri kazanılmış maddeler için de geçerlidir. Sınıflandırma ve etiketleme bildirimi yapılırken geri kazanım yapanın, kirliliklerin maddenin zararlılık profilini, dolayısıyla sınıflandırmasını değiştirdiğini unutmaması gerekir. Bildirim için, SEA Yönetmeliği Madde 41’de yer alan bilgilerin verilmesi yeterlidir. Maddeye ilişkin tayf analiz sonuçlarının verilmesi gerekmez.

Kısıtlamalar

Geri kazanım yapan, geri kazanılmış maddenin KKDİK Yönetmeliği Ek 17’de belirtilen kısıtlama koşullarını sağladığından emin olmalıdır.

İzin

Geri kazanım yapanın, geri kazanılmış maddenin KKDİK Yönetmeliği Yedinci Kısım’da belirtilen İzin koşullarını sağlayıp sağlamağından emin olması gerekir. Ayrıca SVHC aday listesinde yer alan ve eşya üretiminde kullanılan maddeler için tedarik zinciri boyunca bilgi iletimi ve bildirim yükümlülüğü vardır.

Geri kazanımı yapılan madde grupları ile ilgili hususlar

• Geri kazanılmış materyal içindeki maddelerin kimliğinin tespit edilmesi(bu maddelere ait safsızlıklar da tanımlanmalı).

• Diğer muafiyetlerin (KKDİK Yönetmeliği Madde 2, Ek 4 ve Ek 5)) uygulanıp uygulanamayacağının kontrol edilmesi.

• Geri kazanılmış madde önceden kayıt ettirilmiş mi?

• Kayıtlı maddeye ait mevcut bilgilerin, geri kazanılmış madde için yeterli olup olmadığının kontrol edilmesi. Geri kazanılmış maddeyle ilgili sınıflandırma ve etiketleme ve diğer güvenlik bilgilerinin toplanması, muhtemel kullanımlarının tespit edilmesi.

EK 1: GERİ KAZANIMI YAPILAN MADDE GRUPLARI

1. Kağıt

Geri dönüştürülmüş kağıt ağırlıklı olarak selüloz hamurundan oluşur. Selüloz hamuru Ek 4’te yer almaktadır. Dolayısıyla kayıt, alt kullanıcı ve değerlendirme yükümlülüklerinden muaftır. Geri dönüştürülmüş kağıt pigment, yapıştırıcı ve dolgu maddesi gibi başka maddeleri içerebilir. Geri dönüşüm ve geri dönüşüm prosesi göz önüne alındığında, selüloz hamurunda belirli bir işlevi olmayan maddeler safsızlık olarak kabul edilir ve bu yüzden kayıt, alt kullanıcı ve değerlendirme yükümlülüklerinden muaftır.

2. Cam

Bilimsel literatüre göre cam, bir maddeden ziyade maddenin halidir. Yasal amaçlar için cam, birçok UVCB maddesi gibi, en iyi şekilde başlangıç maddeleri ve imalat prosesi ile tanımlanabilir. Cam için farklı EINECS numaraları vardır. cam, monoksit, kimyasallar(EC: 295-731-7), cam, oksit, kalsiyum,magnezyum,potasyum, sodyum fosfosilikat (EC: 305-415-3), cam, oksit, kalsiyum, magnezyum, sodyum fosfosilikat (EC: 305-416-9) ve cam,oksit, kimyasallar (EC: 266-046-0). Ek 5 Madde 11’de belirtilen cam türleri kayıttan muaftır.

Geri dönüştürülmüş cam; kağıt, yapıştırıcı, boya veya plastik, kauçuk, kum, metal, taş ve seramik gibi bileşenleri içerebilir. Eğer bu maddelerin geri kazanılmış materyal içindeki varlığı istenmeyen bir durum ise yani geri kazanılmış materyal içinde belirli bir işlevi yoksa ve miktarı % 20’nin altında ise bu maddeler kirlilik olarak kabul edilebilir. Bu yüzden Ek 5’te belirtilen muafiyet şartlarını sağlayan cam türlerinden ve kirliliklerden oluşan geri kazanılmış cam kayıt, alt kullanıcı ve değerlendirme yükümlülüklerinden muaftır.

3. Metaller

Cevher, cevher konsantreleri veya ikincil kaynaklardan elde edilen saf metaller belirli bir miktar kirlilik içerseler bile KKDİK kapsamında madde olarak kabul edilirler. Maddelerin kayıt yükümlülüğü, maddelerin daha önceden kayıtlı olup olmamasına ve ilgili güvenlik bilgilerinin mevcut olup olmamasına bağlıdır.

Alaşımlar, özel karışımlar olarak kabul edilir ve bu karışımların içindeki maddeler kayda tabidir. Hurda alaşımlardan geri kazanım yapılarak elde edilen metaller genelde özel karışımdır fakat kirlilik ihtiva eden metal olarak kabul edildikleri durumlar da (örneğin geri kazanımın asıl amacının bir metali geri kazanmak olduğu ve diğer metallerin kirlilik olarak kabul edildiği durumlar) vardır. Bu durum, nihai alaşımda miktarları değişken veya sınırlı olan veya atıktaki veya hurdadaki miktarı bilinmeyen metaller için de geçerlidir. Bu durumlarda bu metallerin miktarları kirlilik olarak kabul edilir. Geri kazanımı istenen ve geri kazanılmış materyalde belirli bir işlevi olan tüm bileşenler (örneğin nikel veya krom) ayrı birer madde olarak kabul edilir.

Metal geri kazanımı yapılan atıkların bazı kısımlarında ara sıra bulunan bileşenler veya geri kazanılmış materyallerde belirli bir işlevi olmayan bileşenler kirlilik olarak kabul edilir(örneğin molibden bazı çelik türlerinde bulunur, diğer çelik türlerinde bulunmaz).

Geri kazanılmış metaller bazı koşullar altında doğrudan eşya üretiminde kullanılabilir. Bu metallerin eşyadan tasarlanan salınımı olmadığı takdirde kayıt yükümlülükleri uygulanmaz.

Bazı metaller basit ve oldukça saf materyallerden (örneğin inşaat ürünlerinden Al, Cu, Pb ve Zn) elde edilebildiği gibi bazen saf metaller çok karmaşık materyallerden(örneğin elektronik hurdalardan bakır) elde edilir. Diğer metaller (örneğin çelik ürünlerinde bulunan Mo, Cr, Ni) saf metal olarak geri kazanılamaz ve yeni metal alaşımların imalatında kullanılır. Bazı metal bileşikleri (örneğin antimon trioksit, plastiklerde kullanılan Pb ve Cd bazlı stabilizatörler) doğrudan plastik master batch’lerden geri kazanılabilir.

Atık olarak değerlendirilen hurdalardan geri kazanım yoluyla elde edilen ve rafine edilen metallerin saf metale dönüştürülmesi mevcut rafine teknolojisi, atık hurdada bulunan metal miktarı, geri kazanılacak materyalin değeri ve maliyeti gibi faktörlere bağlı olduğu için metallerin içindeki kirlilikler değişkenlik gösterebilir. Geri kazanılmış metaller doğrudan başka özel karışımlara ilave edilirken, nihai kullanıma bağlı olarak metaller bazı durumlarda kirlilik olarak, bazı durumlarda ise bileşen olarak kabul edilebilir.

Geri kazanılmış metaller, birincil metallerin kullanıldığı amaçlar için kullanılabilir çünkü geri kazanım işlemi genellikle metalin özelliklerinin bozulmasına neden olmaz. Bu yüzden kullanımları aynı kabul edilir. Böyle bir durumda kayıtlı maddenin güvenlik bilgilerinin geri kazanımı yapılan madde için kullanılması uygun ve yeterli olabilir.

4. Topaklar (Aggregates)

Bu dökümanda topak deyince inşaatlarda kullanılan inorganik materyallerin (örneğin çimento, taşlar) işlenmesi sonucunda, termal veya diğer modifikasyonların (örneğin işlem görmemiş cüruf, cürufların işlenmesi sonucu oluşan atıklar, uçucu kül) olduğu endüstriyel prosesler kullanılarak işlem gören minerallerden oluşan belirli topaklar anlaşılmalıdır.

Bu tür geri kazanım yapılan topakların, eşya olarak değerlendirilip değerlendirilmemesi veya bunların tek başına madde veya karışım içerisinde madde olup olmadığı sorusu akla gelmektedir.

İnşaatlardan geri kazanılmış topaklar, tek başına veya karışım içersinde beton, doğal taşlar, duvar, seramikler( örneğin çatı kiremitleri) ve/veya asfalt gibi materyallerden oluşur. Geri kazanılmış topakların demiryolu balastları, inşaat mühendisliği çalışmaları ve yollar gibi çok yaygın kullanım alanları vardır. Topak kullanılmasındaki temel amaç kararlılık ve bozunmaya karşı direnç sağlamaktır. Bu uygulamada şekil, yüzey veya tasarım kimyasal bileşimden daha önemli ise geri kazanılmış topak “eşya” olarak kabul edilebilir. Tanımdan da anlaşılacağı gibi, bu durum materyalin tasarımı, şekli veya yüzeyinin tasarlanarak belirlendiği ve imalatı sırasında( örneğin EN 12620, 13043 veya 13242 gibi kabul edilmiş topak standartlarını karşılamak için) eşyaya verildiği durumlar için geçerlidir. Eğer materyalin şekli, yüzeyi veya tasarımı eğer materyalin fonksiyonunun materyalin kimyasal bileşimden daha önemli olduğunu belirlemiyorsa, o zaman topak, eşya tanımı ile paralel olmaz ve bu yüzden de “tek başına madde” veya “karışım içerisinde bir madde” olarak kabul edilmelidir. Aşağıda farklı geri kazanılmış topaklara örnekler verilmiştir.

İnşaatlardan ve yıkım atıklarından elde edilen topaklar

İnşaat ve yıkım atıklarından elde edilen topakların tanecikleri, kullanım alanlarına bağlı olarak (örneğin asfalt kaplamaları) belirli bir şekil ve yüzey özelliklerine sahip olarak üretilirler. Bu taneciklerin şekli, taneciklerin en uzun boyut ve en küçük boyut oranı kullanılarak tanımlanır. EN 933-3 ve 933-4 standartları bu tür parçacıkların şeklinin belirlenmesinde kullanılan metotlardır. Böyle bir parçacığın yüzeyi, parçacığın mikro ve makro kıvrımı ile tanımlanır. İnşaat ve yıkım atıklarından elde edilen topakların taneciklerinin şekli ve yüzeyi, taneciklerin işlevinin, taneciklerin kimyasal bileşimden daha büyük ölçüde olduğunu belirler. Gerekli olan kimyasal özellikler topağın maksimum çözünürlüğü ile sınırlıdır. Eğer topak çözünür ise işlevini yerine getiremez. Bu nedenle bu tanecikler KKDİK Yönetmeliği kapsamında eşya tanımına göre “eşya” olarak kabul edilir.

5. Demir cürufu

Demir-çelik sektörü tarafından üretilen cürufların çoğu UVCB madde olarak kayıt edilecek ve beton ve çimento imalatı gibi uygulamalarda kullanılacaktır. Bu uygulamalarda cürufun su altında sertleşme özelliği önemlidir. Bu yüzden cürufun kimyasal özelliğinin daha önemli olduğu açıkça görülmektedir. Sonuç olarak demir cürufu, madde olarak kabul edilir. Aynı şekilde diğer metalürjik proseslerden elde edilen cüruf da madde olarak değerlendirilmelidir.

6. İnce kül

İnce kül amorf ve kristal yapılı silikon dioksit, alüminyum oksit, demir oksit, kalsiyum oksit ve karbonun homojen olmayan karışımından oluşur. İnce külün çimento, çimento klinkeri ve harcı, dolgular ve yapısal dolgular, yumuşak toprağın stabilize edilmesi, yol alt temelleri ve asfalt betonunda mineral dolgu maddesi olarak yaygın kullanımları vardır. İnce külün kullanımında kimyasal bileşim, taneciklerin şeklinden, yüzeyinden veya tasarımından daha önemlidir. Bu yüzden ince kül, UVCB madde olarak kabul edilir. Geri kazanım yapılmış topaklar, tek başına veya karışım içerisinde maddedir. KKDİK kapsamındaki durumunun tam olarak belirlenmesi ve KKDİK Madde 2(5)’de belirtilen muafiyetin uygulanıp uygulanmayacağının doğrulanması gerekir.

Topakların KKDİK kapsamındaki durumunun tam olarak belirlenmesi için aşağıdaki hususlar göz önünde bulundurulmalıdır:

a) Bu materyallerden bazıları( örneğin bazı cüruflar ve çeşitli eritme veya metalurjik proseslerin kalıntıları) genellikle UVCB maddelerdir. Fakat bu materyallerin çok bileşenli madde(geri kazanım prosesi sonucunda oluşan ve birkaç bileşenden oluşan madde) olduğu durumlar da vardır.

b) Bazı geri kazanılmış topaklar, kayıt, değerlendirme ve alt-kullanıcı yükümlülüklerinden muaftır. Örnek olarak kimyasal modifikasyona uğramamış mineraller(örneğin doğal taşlar) veya kimyasal olarak modifikasyona uğramamış ve tehlikeli olarak sınıflandırılmayan doğal maddeler(örneğin ağaçlar).

c) Geri kazanılmış topağın tek bir ana bileşen içermesi durumunda(muhtemelen kirlilikler de içerir) bunlar tek bileşenli maddedir. Birkaç bileşenden oluşması durumunda, bu bileşenler ayrı birer madde ( yani geri kazanılmış topak karışım) olarak veya karmaşık bir UVCB maddesinin bileşenleri olarak değerlendirilir. Geri kazanım işlemi sonucunda oluşan maddenin tek başına madde (tek bileşenli, çok bileşenli veya UVCB) veya karışım içerisinde bir madde olup olmadığına karar vermek geri kazanım yapan üreticinin sorumluluğundadır.

 

Geri kazanım yapılan topağın kayıt durumunun belirlenmesinde, topağın kaynağına ilişkin bilgilerin bilinmesi materyal içindeki bileşenlerin belirlenmesi ve bu bileşenlerin safsızlık veya ayrı birer madde olarak değerlendirilmesi için önemlidir. Bileşenlerin miktarının %20’nin üzerinde olması durumunda atık materyalinin analiz ettirilmesi kayda tabi maddelerin belirlenmesi için gereklidir.

7. Kauçuk

Geri kazanılmış kauçuk, polimerlerin (örneğin stiren bütadien(SBR), kauçuk) ve doğal kauçuğun yanı sıra dolgu maddesi(siyah karbon, silika..) görevi gören maddeleri de içerebilir. Geri kazanılmış kauçukta bulunan ve istem dışı geri kazanılmış diğer bileşenlerin miktarı % 20’nin altında ise bu bileşenler, kirlilik olarak kabul edilir. Geri kazanılmış kauçuğun üreticisinin geri kazanılmış kauçukta bulunan kirliklerin ve az miktardaki bileşenlerin kimyasal yapılarını tanımlaması ve miktarlarını belirlemesi gerekir. Geri dönüşüm işleminde geri kazanımı istenilen temel maddeler, SBR ve doğal kauçuk gibi polimerlerdir. Atık kauçuk doğrudan birincil kauçuğa ilave edilerek eşya üretiminde kullanılabilir ve tasarlanan salınım yoksa kayıt yükümlülüğü uygulanmaz. Eğer eşya içindeki kauçuk, polimer tanımını sağlıyorsa kayıt yükümlülüğü yoktur. Dolayısıyla geri dönüşüm yapanın, KKDİK kapsamındaki muafiyetlerden yararlanıp yararlanamayacağını değerlendirmesi gerekir. Kauçuğa eklenen diğer maddeler örneğin dolgu maddelerinin (karbon siyahı, silika) KKDİK Madde 2(5)’de belirtilen muafiyetler kapsamında olduğunun belgelenmesi gerekir.

Kauçuğu geri kazananın, geri kazanılmış kauçuğun kullanım alanlarının orijinal kauçuğun kayıt dosyasında yer aldığından emin olması gerekir. Böyle bir durum var ise kayıtlı maddenin mevcut güvenlik bilgileri geri kazanılmış kauçuk için yeterli olabilir. Bu durum safsızlıklar ( pigmentler, katkı maddeleri vb.) için geçerli değildir. Çünkü orijinal maddenin kimyasal güvenlik değerlendirmesi sadece belirli uygulamaları kapsayabilir. Geri kazanım yapan, maddenin olası tehlikelerini tanımlamak ve kayıt edilen maddeden elde edilen güvenlik bilgilerinin geri kazanılmış maddeye uygulanıp uygulanamayacağına karar vermek için geri kazanılmış maddenin bileşimine ilişkin bilgi edinmelidir.

8. Baz Yağlar

Geri kazanılmış baz yağ, madde isimlendirme ve tanımlama rehberine göre KKDİK Yönetmeliği kapsamında UVCB madde olarak kabul edilir. Baz yağlarla çalışan sektörler bunu böyle kabul eder. Bu maddelere genellikle baz yağlar denir ve varsa ilgili EINECS numaraları ile tanımlanır. İstenerek geri kazanılmış baz yağlar, madde olarak düşünülmeli ve KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’de belirtilen muafiyetten yararlanıp yararlanmayacağı kontrol edilmelidir. Baz yağları, KKDİK Yönetmeliği Ek 4 ve Ek 5’in de belirtilen muafiyetlerden yararlanamaz. KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5) belirtilen muafiyetlerin dışında muafiyet uygulanması olası değildir.

Baz yağlarının geri kazanımı, oldukça gelişmiş olan geri kazanım proseslerini gerektirir. Bu şartlar altında, uygulanan geri kazanım prosesinden dolayı baz yağının kendisinden oluşan bir kirlilik söz konusu değildir. Eğer böyle herhangi bir kirlilik söz konusu ise bu kirliliklerin miktarı %20’nin çok altındadır. Geri kazanım işleminin sonucunda elde edilen baz yağı, orijinal baz yağa çok benzer ve geri kazanılmış baz yağın madde aynılığı tespit edilebilir ve böylece KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’de belirtilen muafiyetten yararlanabilir.

Az gelişmiş geri kazanım tekniklerinin kullanılması sonucu elde edilen baz yağ, temel kirlilikler uzaklaştırılmasına rağmen, orijinal baz yağın kalitesinden çok uzaktır. Bu, poli-aromatik hidrokarbon gibi kirliliklerin bulunmasından dolayıdır. Az gelişmiş geri kazanım tekniklerinin kullanılması sonucu elde edilen baz yağın, kayıtlı baz yağ ile aynı olduğunun belirlenmesi işleminin zor olması, önemli kayıplara yol açan buharlaştırma ve yakma proseslerinin kullanılması veya orijinal baz yağın kullanımı sırasında yeni maddelerin ilave edilmesinden dolayıdır.

Prensip olarak, geri kazanım işlemini yapanın baz yağın aynı olduğunu belirlemesi ve gerekli bilgilere sahip olması koşuluyla, geri kazanılmış madde için KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’de belirtilen muafiyet şartlarından yararlanması mümkündür.

Kısaca, geri kazanılmış baz yağlarının kullanım alanları, kayıtlı orijinal baz yağın kullanım alanları ile aynı olmayabilir. Uygulanan geri kazanım prosesine bağlı olarak, bu baz yağlar aynı amaç için kullanılabilir veya yağlama özelliklerini kaybetmişlerse yakıt olarak kullanılabilir.

9. Polimerler

Polimeri geri kazanan, geri kazanılmış polimer içinde bulunan diğer maddeleri(polimerin görünüşünü veya fiziko-kimyasal özelliklerini değiştiren maddeler) de tanımlamalıdır. Bu duruma seçici geri kazanım yapıldığı hallerde rastlanır. İstenerek geri kazanılmış madde safsızlık (kirlilik) olarak değerlendirilmez. Madde olarak kabul edilir ve KKDİK Madde 2(5)’de belirtilen muafiyetten yararlanıp yararlanmayacağı kontrol edilir. Bu nedenle geri kazanılmış materyalin, karışım içinde bir madde olarak değerlendirilmesi tavsiye edilir( örneğin yumuşak PVC’nin seçici geri kazanımında, yumuşatıcıların eğer daha önceden kayıt ettirilmemişse kayıt ettirilmesi gerekebilir).

Geri kazanımı yapılacak polimerlerin yapısında bulunan maddelerden kaynaklanan kirlilikler monomerlerin kayıt dosyalarında kayıt ettirilmişse tekrar kayıt ettirilmeleri gerekmez. Geri kazanılmış polimerde bulunan fakat istenmeyen kirlilikler (örneğin geri kazanılmış materyalde artık bir işlevi olmayan pigmentler, polimer imalatından sonra oluşan kirlilikler) miktarı % 20’yi geçmemesi kaydıyla kirlilik olarak kabul edilir. Kirlilik miktarının %20’nin üzerinde olması halinde kirlilik ”madde” olarak kabul edilir.

Geri kazanılmış polimer materyalinin durumunu belirlemek için orijinal polimer materyaline ilişkin bilgilerin elde edilmesi, polimer materyali içinde bulunan bileşenlerin belirlenmesi ve bu bileşenlerin kirlilik veya ayrı bir madde olarak değerlendirilip değerlendirilmemesi açısından önemlidir. Polimeri geri kazanan, geri kazanılmış polimer içindeki tehlikeli bileşenlerin ve kirliliklerin miktarına ve kimliğine ilişkin bilgiye sahip olmalıdır.

Önemli miktarda kirliliğin olmadığı bazı durumlarda analiz gerekli değildir(örneğin saf halde kullanılan polimerden geri kazanım yapılırsa). Bazı durumlarda polimer materyalinin kaynağını dikkate almadan da geri kazanılmış polimer materyalinin yapısını belirlemek mümkündür. Çeşitli plastik eşyalardan geri dönüşüm yapanlara yardımcı olmak amacıyla yaygın olarak kullanılan 6 tane geri dönüştürülebilir plastik reçineye 1-6 arasında plastik tanımlama numarası verilmiştir. 7 numara, geri dönüştürülebilir veya dönüştürülemez her çeşit plastikleri göstermektedir. Bu kodlardan her birini dahil etmek için standart semboller mevcuttur. Geri dönüştürülebilen ve yaygın olarak kullanılan 6 tane polimerin olması, polimerlerin imalatında kullanılan monomerlere ilişkin bilgilerin verilmesinde kolaylık sağlar.

Bileşimin bilinmemesi durumunda, geri kazanılmış polimerleri UVCB madde olarak değerlendirme seçeneği de mevcuttur.

KKDİK Yönetmeliği kapsamında polimerlerin kaydı yapılmasına rağmen polimerin üreticisinin veya ithalatçısının KKDİK Yönetmeliği Madde 7(3)’te belirtilen koşullara uygun olarak polimerin imalatında kullanılan monomerleri ve diğer yardımcı maddeleri kayıt ettirmesi gerekir. Aynı şekilde geri kazanılmış polimerlerin KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5)’de belirtilen muafiyet şartlarından yararlanabilmesi için monomerlerin ve diğer yardımcı maddelerin kayıt altın alaınması gerekir. Geri kazanılmış polimerin sınıflandırılması ve etiketlenmesinin yanı sıra zararlılık profilinin belirlenmesi için monomer içindeki kirliliklerin tanımlanması ve değerlendirilmesi gerekir. Çoğu kez atık polimerler, Türkiye piyasasından toplanır. Böylece polimerleri geri kazananlar, polimerin imalatında kullanılan monomer ve diğer yardımcı maddelerin kayıt ettirilmiş olması şartıyla, KKDİK Yönetmeliği Madde 7(3)’de belirtilen koşulları sağlayan geri kazanılmış polimerlerin imalatında kullanılan monomer ve diğer yardımcı maddelerin kayıt işleminden muaftır. Ayrıca geri kazananların, monomerle ilgili KKDİK Yönetmeliği Madde 27 ve 28’de belirtilen güvenlik bilgilerine sahip olması gerekir çünkü monomer kayda tabidir. Bu amaçla geri kazanılmış materyallerin bileşenlerine ilişkin mevcut tüm bilgiler göz önünde bulundurulmalıdır.

10. Çözücüler

Geri kazanılmış çözücüler, KKDİK kapsamında tek bir madde veya UVCB madde olarak tanımlanabilir. Bu kapsamda geri kazanılmış çözücüler, endüstriyel uygulamalarda kullanılan hidrokarbonlar, yapısında halojen ve oksijen bulunan hidrokarbonlardır. Bu sınıflandırmada pek çok çözücü toluen veya aseton gibi tek bir kimyasal madde olabileceği gibi örneğin petrol distillatları gibi UVCB maddeler de olabilir. KKDİK Yönetmeliği Madde 2(5) de belirtilen muafiyet geri kazanılmış çözücülerin çoğuna uygulanabilir. Çözücüler her zaman KKDİK Yönetmeliği Ek 4 ve Ek 5’inde listelenen muafiyetlerden yararlanamayabilir. Bu tür geri kazanım aynı maddenin elde edilmesini sağlamaz. Pek çok çözücü için geri kazanılmış çözücü ile kaydı yapılmış çözücünün aynı olduğu belirlenmiştir. Genellikle kullanılan geri kazanım işleminden dolayı solventin kendisinden gelen kirlilik oluşmaz. Eğer böyle her hangi bir kirlilik varsa miktarı % 20’den azdır. Fakat her bir bileşenin madde aynılığı için iyi tanımlandığı ve maddelerin karışım halinde geri kazanılması da mümkündür. Böyle bir durumda sonuç karışım olarak değerlendirilir.

Çözücülerin tanımlanmış kullanımları çözücünün orijinal kayıt dosyasında tanımlanan kullanımlar ile genellikle aynıdır. Fakat bazı sektörlerde geri kazanılmış çözücülerin tekrar kullanımlarına (örneğin ilaç endüstrisi) kısıtlama getirilmiş olabilir.