Bu sayfada aklınıza takılabilecek soruların yanıtları bulunmaktadır.
Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmeliğin (SEA Yönetmeliği) Madde-2’si kapsamında olup ek-8’deki koşulları sağlayan maddeler piyasaya arz edilmese dahi sınıflandırılması yapılmalıdır.
Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmeliğin (SEA Yönetmeliği) Madde -41’ine göre, sadece piyasaya arz edilen ve zararlı olan maddelerin sınıflandırma etiketleme bildirimi miktarına bakılmaksızın yapılmalıdır.
Madde miktarına bakılmaksızın, Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmeliğin (SEA Yönetmeliği) Madde-41’i dahilindeki piyasaya arz edilen zararlı maddelerin bildiriminin yapılması gerekir.
Maddelerin ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmeliğin (SEA Yönetmeliği) Madde-41 ine göre sınıflandırma etiketleme bildirimi yapma zorunluluğu yoktur.
Sınıflandırma ve etiketleme bildirimi (SE bildirimi) madde bazında yapılmalıdır. Dolayısıyla, karışım söz konusu olduğunda, içeriğindeki zararlı maddelerin SE bildirimi yapılacaktır.
1 Haziran 2014 itibari ile sadece zararlı olarak sınıflandırılan maddelerin bildirimi yapılacaktır. Zararlı olarak sınıflandırılmayan maddelerin bildiriminin yapılması söz konusu değildir.
1 Haziran 2014 tarihi öncesinde üretilen/ithal edilen maddeler, 1 Haziran 2014 veya sonrasında da üretimi veya ithalatı devam etmişse/ediyorsa, bildirime tabidir.
Güvenlik bilgi formları, 26/12/2008 tarihli ve 27092 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Tehlikeli Maddeler ve Müstahzarlara İlişkin Güvenlik Bilgi Formlarının Hazırlanması ve Dağıtılması Hakkında Yönetmelik’e göre hazırlanmalıdır. Diğer taraftan, mevcuttaki bu yönetmeliği SEA Yönetmeliğe uyumlu hale getirilmesi için çalışmalarımız devam etmektedir.
Hayır. Sınıflandırma ve etiketleme bildirimi ücretsizdir.
Evet.Türkiye’de imal/ithal edilen zararlı madde ve karışımların etiketleri Türkçe hazırlanır. Bununla birlikte, tedarikçiler, kullanılan tüm dillerde aynı detayların yer alması kaydıyla, etiketlerinde Türkçenin yanında farklı diller de kullanabilir.
Kendi halinde veya karışım içinde maddelerin ithal edilmesi durumunda bildirim yükümlülüğü ithalatçınındır. Bu yükümlülük, ticari sır gerekçesiyle, yurtdışında yerleşik gerçek veya tüzel kişilerin bir akitle belirlediği Türkiye’de yerleşik temsilcileri aracılığı ile de yerine getirebilir.
Karışım içinde bulunan ve karışımın akut toksisite, deri aşınması veya ciddi göz hasarı, eşey hücre mutajenitesi, kanserojen, üreme sistemine toksik, solunum veya deri hassasiyeti, belirli hedef organ toksisitesi veya solunum için zararlı olarak sınıflandırılmasına katkıda bulunan tüm maddelerin kimlikleri etiket üzerinde yer almalıdır. Bu durumda, karışımın zararlı olarak sınıflandırılmasında ve ilgili zararlılık ifadelerinin seçiminde etkili olan ve insan sağlığına yönelik önemli zararlara neden olan maddelerden en fazla dört maddenin adının yazılması yeterlidir; gerekirse dörtten fazla kimyasal ad kullanılabilir. Miktarının da belirtilmesi gerekmektedir.
1 Haziran 2015 tarihinden itibaren, maddeler ve karışımın zararlı olarak sınıflandırılmasına neden olan maddelerin piyasaya arz edilmelerini takip eden 1 ay içerisinde bildirimde bulunulur. Ancak,1/6/2015 tarihinden önce piyasaya arz edilen maddeler için, 41 inci madde hükümlerine göre 1/6/2014 ile 1/6/2015 tarihleri arasında bildirimde bulunulur.
Kimyasal Değerlendirme Uzmanı eğitimleri eğitim kuruluşları, sınavları ise belgelendirme kuruluşları tarafından kendilerinin belirlediği şehirlerde düzenlenecektir.
Bir maddenin kaydının firma adı gözükmeden Kimyasal Kayıt Sistemine kaydının yapılması isteniyorsa, firma üçüncü taraf temsilci atayarak, kayıtlarını bu temsilci tarafından gerçekleştirilebilir.
Kayıt dosyaları, 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren Bakanlığa sunulabilir.
Hayır, Kimyasal Güvenlik Raporu Türkçe dilinde hazırlanmalıdır.
KKDİK kapsamında olan maddeleri (bkz. Madde 2) yılda bir ton ve üzeri imal ya da ithal ediyorsanız, KKDİK kapsamındasınız.
KKDİK Yönetmeliğinde, AB’de yaşayan ve AB vatandaşı olan Türkçe 64 saatlik eğitimi alan bir kişi Kimyasal Değerlendirme Uzmanı olmasına engel teşkil edecek bir hüküm bulunmamaktadır. KDU tarafından KKDİK Yönetmeliği kapsamında yapılacak her türlü iş ve işlemden, Yönetmelik kapsamında yükümlülük sahibi olan firma sorumludur.
Yönetmeliğin Ek-5’i kapsamında kayıt muafiyeti olan bir madde/karışım için bildirim yükümlülüğü veya kapsam dışı kalındığına dair bir yazı almaya gerek yoktur.
KKDİK Yönetmeliği’nin İngilizcesi Bakanlığımız www.kimyasallar.csb.gov.tr adresindeki yardım masasında yer almaktadır.
KDU, yükümlülüğü olan firmadan olabileceği gibi dışarıdan danışman olarak da çalıştırılabilir.
KKDİK Yönetmeliği kapsamında ön-MBDF ücretsizdir.
SEA kapsamında yapılan ön-MBDF bildirimleri KKDİK kapsamında ön-MBDF yapılmış sayılacaktır. MBDF’lerde yapılacak ilk görüşme sonucunda, tonaja ilişkin yükümlülükler konusunda firmalar bilgi alışverişinde bulunabilirler.
Polimerlere KKDİK Yönetmeliğin ikinci ve altıncı Kısım hükümleri uygulanmaz. Polimerleri oluşturan ve yılda 1 ton ve üzeri imal veya ithal edilen ve monomer, yardımcı kimyasal ya da katkı maddeleri için firmanın kayıt yükümlülüğü vardır.
Bakanlık MBDF oluşturulması için Kimyasal Kayıt Sisteminde özel bir bölüm geliştirilmiş olup, MBDF’lerin kurulması ve işleyişi konusunda herhangi bir müdahalede bulunmayacaktır. MBDF içindekiler, KKDİK kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirme konusunda kendi düzenlemelerini uygun gördükleri biçimde başlatmakta serbesttir. Bununla birlikte kayıt ettirenlere kolaylık sağlanması amacıyla Veri Paylaşım Rehberi hazırlanmış olup, bu rehbere Kimyasallar Yardım Masasının web sitesindeki Rehberler bölümünden erişilebilir. Veri paylaşımı beraberinde maliyetleri de getirdiği için, veri paylaşımı süreci içinde maliyetin paylaşılması da öngörülmektedir. KKDİK Yönetmeliği doğrultusunda gerekli görüldüğü biçimde, veri paylaşımının tarafları “adil, şeffaf ve ayrım gözetmeyen bir şekilde veri paylaşımın maliyetlerinin belirlenmesi için ellerinden gelen tüm çabayı sarf etmelidir” (Madde 24(3) ve 26.1). MBDF süreçleri ve maliyet paylaşımına ilişkin detaylı bilgi Kimyasallar Yardım Masasında yer alan Veri Paylaşımı Rehberinde bulunmaktadır.
Hayır. 31/12/2023 tarihine kadar güvenlik bilgi formları Zararlı Maddelerin ve Karışımların Güvenlik Bilgi Formları Hakkında Yönetmeliğe göre hazırlanabilir (KKDİK Geçici Madde 2). 31/12/2023 tarihine kadar GBFleri KDU sertifikası ile hazırlamanız gerekmez (istenirse KDU sertifikası ile de hazırlanabilir) GBF sertifikası, sertifikanızı aldığınız tarihten itibaren üç yıl geçerlidir. Sertifikanız 31/12/2023’ten sonra bitiyorsa, sertifika 31/12/2023’e kadar geçerli olacaktır. O tarihten itibaren güvenlik bilgi formları KDU belgesini almış kişilerce hazırlanmalıdır.
Eğer monomerleri Türkiye’deki firmalardan alıyorsanız, kayıt sizin yükümlülüğünüz değildir. Eğer monomerleri kendiniz ithal ediyorsanız, KKDİK kapsamında kayıt yaptırmanız gereklidir.
Bugüne kadar ithal ettiğiniz tüm ürünleri madde bazında kayıt ettirilmesi gerekmemektedir. Kayıtta dikkat edilmesi gereken üç yıllık süre, kayıt yaptırdığınız tarihten önceki 3 yıldır. Örneğin, 2022 yılında kayıt yaptıracaksanız, önceki üç yılın, yani 2021, 2020, 2019 yıllarına ait yıllık miktarı dikkate almalısınız. 2023 yılından sonra ise, henüz ithal veya imal etmeden önce kayıt yaptırmalısınız. Bunun içinde bir yıl içinde (üç yıl değil) imal veya ithal edeceğiniz miktarı belirleyip, kaydı buna göre yapmalısınız.
Evet. Serbest bölgede bulunsun veya bulunmasın, imalatçı, ithalatçı veya eşya üreticisi tarafından ya da bunların listelenmiş müşterileri ile işbirliği içinde ürün ve süreç odaklı araştırma ve geliştirme amacıyla sınırlı bir miktarda imal edilmiş ya da ithal edilmiş olan bir madde için 6 ncı, 7 nci, 8 inci, 17 nci, 18 inci ve 21 inci madde hükümleri 5 yıl süreyle uygulanmaz(yani kayıt hükümleri uygulanmaz). Bunun yerine imalatçı, ithalatçı ya da eşya üreticisi Bakanlığa bildirimde bulunur.
KKDİK Yönetmeliğinin 8 inci Maddesine göre EK-14’e eklenmeye aday maddeleri içeren eşyanın üreticisi veya ithalatçısı, aşağıdaki koşulların her ikisinin de geçerli olması durumunda, Bakanlığın internet sayfasında yer alan Kimyasal Kayıt Sistemi aracılığıyla Bakanlığa bildirimde bulunur: a) Eşyanın içindeki madde miktarının üretici ya da ithalatçı başına yıllık toplam olarak bir tondan fazla olması, b) Eşyanın içindeki madde konsantrasyonunun ağırlıkça %0,1 den büyük olması.
REACH kapsamında yapılan kayıt dosyalarındaki bilgilerin kullanılması veya kullanılmaması yönünde Bakanlığımızca herhangi bir izin veya kısıtlama getirilmemiştir. Bakanlığımız ile ECHA arasında bu konuda herhangi bir anlaşma bulunmamaktadır.
Üçüncü Taraf Temsilci, Türkiye’deki bir imalatçının, ithalatçının veya ilgili durumlarda alt kullanıcının verilerin ortak sunulması ve test maliyetlerinin paylaşılması konusundaki Yönetmelik yükümlülüklerini yerine getirmek için atadığı Türkiye’de yerleşik gerçek veya tüzel kişidir. Tek Temsilci ise, Türkiye dışında bir maddeyi imal eden, bir karışım hazırlayan ya da eşyayı üreten gerçek ya da tüzel kişinin, karşılıklı anlaşmaya vararak KKDİK kapsamındaki ithalatçı yükümlülüklerini yerine getirmek üzere atadığı Türkiye içindeki yerleşik gerçek veya tüzel bir kişidir. Bunlarla ilgili daha detaylı bilgi için KKDİK Yönetmeliğinin 5 inci ve 9 uncu Maddelerinin incelenmesi tavsiye edilir.
KKDİK le ilgili genel olarak hazırlanmış rehberler Kimyasallar Yardım Masasında mevcuttur.
Ek-14 ile ilgili hükümler 31/12/2023 tarihinde yürürlüğe girecektir. Bu sebeple, ek-14 31/12/2023 tarihinden sonra yayımlanacaktır.